DİYETLER SİZİN DE AKLINIZI KARIŞTIRIYOR MU?
Son zamanlarda pek çok diyet çeşidi aklımızı karıştırmakta. Adeta moda haline gelen , isimlerini burada anmak istemediğim ve hatta çok da bilinen uzman kişilerin adıyla anılan diyetler. İlle de diyet yaparak zayıflamak istiyorsak yapmamız gerekense en azından bu diyetleri incelemek ve yaşam tarzımıza, beslenme alışkanlıklarımıza ne kadar uygun onu bulmaktır. Çünkü bu diyetlerde önerilen örnek öğünlerde belki de hayatımızda hiç duymadığımız ya da hiç tercih etmediğimiz besin maddeleri de bulunmaktadır.
Belli zaman aralıklarında , sadece belli besin çeşitleri kullanılarak yapılan diyetler , bırakıldığında çok kısa sürede geri alınan kilolar olarak bize dönüş yapar. Kısa sürede kilo verdiren çok katı diyetler uygulamak , belli besin maddelerini hayatımızdan tümüyle çıkarmak sorunları çözmez, tersine yeni sorunların oluşmasına sebep olur. Burada dikkat etmemiz gereken en önemli nokta, beslenme alışkanlıklarımızda ki zararlı olan gıdaları hayatımızdan çıkartarak, vücudumuz için mutlaka gereken gıdaları daha fazla tercih ederek , bir nebze yaşam tarzımızı değiştirmek olmalıdır.
Hiç düşünmeden yemek içmek elbette çok güzel hele ki dünyanın en güzel mutfağına ve damak tadına sahipken. Ama henüz vakit varken , beslenme kaynaklı hastalıklara merhaba dememişken , neden ille de hastalanmayı bekliyoruz? Biraz ne yediğimize, yediklerimizin bize ne zarar verdiğini araştıralım o zaman. Hayatımızın vazgeçilmezi olarak saydığımız, her diyet listesinde ise yok sayılan şeker, tuz, un üçlüsüne biraz dikkat etsek, ya da hayatımızdan tam anlamıyla çıkaramıyorsak bile, hiç değilse öğün porsiyonlarımızı yarıya indirerek, bunlardan gelen zararı yarıya indirmiş olmaz mıyız?
En büyük alışkanlığımız nedir sizce? Ekmek…Neredeyse makarnayı, pilavı bile ekmekle yemeyi severiz değil mi? Beyaz ekmek zararlı , kepek ekmeği, mısır ekmeği, tam tahıllı ekmek yenmeli diyen uzmanlarımız , son zamanlarda ekmek türünün hepsi zararlı demeye başlamadılar mı?
Gerçekten aklımız karışıyor , hangisi faydalı hangisi zararlı, ne yemeliyiz, hangilerinden kaçınmalıyız? Glisemik indeks (Gİ) ( karbonhidratların kandaki glukoz düzeylerine etkisini ölçen sistem) , insülin direnci, laktoz içermeyen süt, gluten …bu liste uzayıp gider, çağımızda tüm bu adı geçenleri hemen her an duymaya başladık, Peki araştırıyor muyuz? Nedir bunlar? Acaba bunlardan bazıları bizim bünyemizde de alınmaması gereken şeyler mi? Nelere hassasiyetimiz var?
Bazen vücudumuzda ani şişmeler, yediklerimizden zehirlenmişiz hissi, ya da uzun süren ödem yaşarız. Bunların mutlaka sebeplerini araştırmalı, bir doktora giderek önlemini almayız. Emin olun hepsinin nedeni büyük bir iştahla yiyip içtiğimiz, günlük hayatımızın en büyük zevki dediğimiz gıdalardır.
Bu yazıyı okurken eminim ki aklınızda bazı soru işaretleri oluşmuştur. Üzerinde çok fazla durmadan pek çok konuya değindik aslında. Uzun lafın kısası diyetlerle kafamız karışmasın, vücudumuzu iyi tanır ve ihtiyaç duyduklarını ne kadar iyi bilirsek, hayatımız , yaşam tarzımız ve sağlık durumumuz ona göre bir rota izleyecektir.
Sevgi, saygı, sağlık, sıhhat, mutluluk, huzur, bolluk ve bereket içinde geçen bir ay yaşamamız dileğimle…
NURDAN ÜMİT EREL
instagram @herballehayat
